Yüksek enflasyon ve hayat pahalılığı nedeniyle toplumun önemli bir kesimi okonomik zorluklarla yaşam mücüdelesi verirken, son olarak iktidarın otoyol ve köprülerin geçiş ücretlerine yaptığı yüksek zamlar, özellikle işi nedeniyle bu yolları kullanmak zorunda kalan nakliyecileri isyan noktasına getirdi.
1 Ocak’ta kamuya ait otoyol ve köprülere yüzde 76, Yap-İşlet-Devret yöntemiyle yapılan otoyol ve köprülere ise yüzde 50 oranında zam yapıldı. Otoyol ve köprü ücretleri, 15 Mayıs tarihinden itibaren geçerli olacak şekilde bir kez daha zamlandı.
KÖPRÜ VE OTOYOLLARA BÜYÜK ZAM
1 Ocak’ta kamuya ait otoyol ve köprülere yüzde 76, Yap-İşlet-Devret yöntemiyle yapılan otoyol ve köprülere ise yüzde 50 oranında zam yapıldı. Otoyol ve köprü ücretleri, 15 Mayıs tarihinden itibaren geçerli olacak şekilde bir kez daha artırıldı.
15 Temmuz Şehitler ve Fatih Sultan Mehmet köprüleri tek yön otomobil geçişi yüzde 60, Ankara-Niğde Otoyolu otomobil geçişi yüzde 40, 1915 Çanakkale Köprüsü otomobil geçişi yüzde 42 zamlandı.
Karayolları Genel Müdürlüğü’nün (KGM), açıklamasına göre, 15 Temmuz Şehitler ve Fatih Sultan Mehmet köprüleri tek yön otomobil geçiş ücretine yüzde 60 zam yapılarak 15 liradan, 24 liraya, çıkarıldı. Aks aralığı 3.20 metre ve 3.20 metreden büyük araçlar ise 19 liradan 30 liraya, 3 akslı araçlar 42 liradan 67 liraya, 4 ve 5 akslı araçlar 83 liradan 132 liraya, 6 ve yukarı akslı araçlar 110 liradan 175 liraya çıkartıldı.
Osmangazi Köprüsü geçişi otomobiller için (birinci sınıf) yüzde 37,50 zamlanarak 290 liradan 399 liraya çıkartılırken, ikinci sınıf araçlar 465 liradan 640 liraya, üçüncü sınıf araçlar 550 liradan 760 liraya, dördüncü sınıf araçlar 730 liradan 1.005 liraya, beşinci sınıf araçlar 920 liradan 1.270 liraya, altıncı sınıf araçlar 205 liradan 280 liraya çıkartıldı.
1915 Çanakkale Köprüsü 1 sınıf araçlar için yüzde 42 zamlanarak 295 liradan 419 liraya, ikinci sınıf araçlar için 370 liradan 525 liraya, üçücü sınıf araçlar için 665 liradan 945 liraya, dördüncü sınıf araçlar için 740 liradan 1.050 liraya, beşinci sınıf araçlar için 1.400 liradan 1.990 liraya, altıncı sınıf araçlar için 75 liradan 105 liraya çıkartıldı.
Yavuz Sultan Selim Köprüsü birinci sınıf araçlar için yüzde 40 zamlanarak 35 liradan 49 liraya yükseltilirken, ikinci sınıf araçlar 45 liradan 65 liraya, üçüncü sınıf araçlar için 85 liradan 120 liraya, dördüncü sınıf araçlar için 220 liradan 305 liraya, beşinci sınıf araçlar için 275 liradan 380 liraya, altıncı sınıf araçlar için 25 liradan 35 liraya yükseltildi.
Ankara-Niğde Otoyolu otomobil geçiş ücretine yüzde 40 zam yapılarak 210 TL’den 295 TL’ye çıkarıldı.
“3 BİN 800 LİRA ÖDEDİĞİM YOL VE KÖPRÜLERE 5 BİN 150 LİRA ÖDEDİM”
Köprü ve otoyollara yapılan zamlar işleri nedeniyle otoyol ve köprüleri kullanmak zorunda olan nakliyecileri isyan ettirdi. Gebze Nakliyeciler Garajı’nda bekleyen şoförler tepkilerini şöyle dile getirdi:
Oğuzhan Kaptan: Zamlar Türkiye genelinde herkesi etkiliyor. İzmir’den çıkıyoruz otobana bağlanıyoruz, buradan Osmangazi Köprüsü’nden geçiyoruz, Kuzey Marmara’dan Yavuz Sultan Selim Köprüsü’nden geçiyoruz. Arnavutköy’den çıkana kadar, kuru yük çeken araçlar da Silivri’ye kadar hep ücretli yoldan gidiyor. İzmir’den İstanbul Bayrampaşa Hali’ne kadar benim kendi aracımın 5 bin 150 lira falan HGS bizden para kesiyor. Zamdan önce 3 bin 800 lira ödüyordum. Sadece köprüye, yola değil ki mazota da zam oluyor, yedek parçaya zam oluyor biz de haliyle karşı tarafa yansıtmak zorundayız. Bu durum sebze meyve fiyatlarına yüzde 40-50 yansır.
“UÇURUMDAN AŞAĞI FRENİ PATLAMIŞ KAMYON GİBİ GİDİYORUZ ŞU AN”
Şenol Candar: Zamlardan aracı çalıştırmaya korkuyoruz. Her şeye zam geliyor. Köprüye yıl başında zam yapıldı, şimdi yine zam oldu yüzde 50. Bu gidişin sonu yok. Uçurumdan aşağı freni patlamış kamyon gibi gidiyoruz şu an. Ben İzmir Ödemiş’ten patates getirdim. 5 günden beri arabam yatıyor. Osmangazi Köprüsü’nden geçtim. Zamdan evvel bin 445 lira para gitti. Zamlandığı için en azından 400 lira daha eklense bin 850 lira parayı buluyor. Bu direkt bana yansıyor. Bu bana yansıdığı zaman ben de ürüne yansıtacağım ya da mal getirdiğim adama yansıtacağım, o da ürüne yansıtacak. Şu an iş alsam var ama buradan İzmir’e giderken arabanın kârını bırak, mazot parasını vermiyorlar. 10 tekerli kamyonum var, 6-7 bin lira İzmir’e mazot yazıyor. 7 bin lira para veriyor, köprüsü, otobanı, mazotu zaten o para kalmıyor ki. Nasıl alacağım? Mecburen burada (iş-yük) bekliyoruz. Bu işe bir çare bulsunlar, halk, esnaf, kamyoncular çok kötü durumda. Bu zamlara birinin dur demesi lazım.
“BU PARA ÖDEME SOYGUNA DÖNDÜ”
İsmail Candar: Dün akşam ben Orhangazi’den Gemlik’ten otobana girdim 700 lira ödüyordum, dün 900 lira ödedim. 200 lira bu para bizim cebimizden gitti. Diyorlar ki aracılar para kazanıyor, kamyoncular kazanıyor. Ben getirdiğim yükün kilosunu 900 liraya getirdim, 15 ton yük sardım. Zaten 4’de 3’ünü yakıta verdim. Bu sefer ben Ödemiş’ten buraya bir kuruş para kazanmadan gelmiş oldum. Köprülere, otoyollara habire vereceğiz. Girmeseydin deniliyor, nasıl girmeyeceğim? Ben kendi ülkemde yapılmış olan bir şeyi nasıl kullanmayacağım? Ben iyi diye giriyorum, para ödüyorum. Ama bu para ödemeyi de geçti soyguna döndü. İzmir’den giriyorum buraya Orhangazi’den geçiyorum 2 bin lira devlete para veriyorum. Bedava yolu kullansana diyorlar, o zaman bakım yapın. Kafam gibi çukur var. Ben sebze-meyve getiriyorum. Devletin malı değil mi bu yol? Tamam benden bir bedel al, al da böyle uçuk kaçık bedel olmaz ki. Bizim araçlarımız ticari araç. Biz yüksek bedel ödüyoruz. Arabamız çalışırsa para kazanıyoruz. Kazandığımız paraya devlet göz dikti. Köprüye zam, otobana zam, vergiye zam. Bu yıl 4 tane vergi ödedim. Bir aracın yılda iki kere vergisi olur. Geçen yıl 4 tane ödedik. Var mı bunu ödemeyen? Sen benim çoluğumun çocuğumun rızkından alıyorsun. Tamam ülke düzelsin de bir ülke vatandaşın cebine göz dikip de mi düzeliyor? Tasarruf yapalım, halk mı yapacak tasarrufu? Zengin keyif yapsın, halk tasarruf yapsın.
“İŞİN İÇİNDEN ÇIKAMIYORUZ”
Serdar Türk: Zam yapıldığı tarihe kadar Yavuz Sultan Köprüsü’ne 500 lira ödüyorduk, şu an 750 lira olmuş. Biz kazanamıyoruz ki. Lastiklere zam geldi, her şeye zam geldi. İşin içinden çıkamıyoruz. Hatay’dan buraya biz 35 bin liraya geliyorduk. 3 bin lira komisyoncu alıyor, bize 32 bin lira kalıyor. Köprülere veriyoruz, mazot parasına geliyoruz. 3 günden beri buradayız, çıkamıyoruz. Her şey berbat durumda. Zamdan önce Hatay’dan başlıyoruz Yavuz Sultan Selim Köprüsü’ne kadar geliyoruz. Git-gel toplam 6 bin lira masrafı var. Zamdan önce buraya gidip gelme 3 bin 500 lira tutuyordu, şimdi 6 bin lira oldu. Niğde otobanından geçiyoruz, sonra Yavuz Sultan Selim Köprüsü’nde ödeme yapıyoruz. Kuzey Marmara Otoyolu’nden geçmiyoruz biz. Eski yoldan gidiyoruz. Kuzey Marmara’dan geçsek zaten hiç kazanamayız. Anadolu otobanından direkt Bayrampaşa’ya gidiyoruz.
“SÜRÜCÜLER OSMANGAZİ KÖPRÜSÜ YERİNE FERİBOTLARI TERCİH EDİYOR”
Zamların ardından sürücüler, pahalı olduğu için Osmangazi Köprüsü’nden geçmek yerine Eskihisar’daki feribotlara yönelmeye başladı. Zamlardan memnun olmayan sürücüler tepkilerini şöyle dile getirdi:
“Köprü yapıldığından beri ya bir ya da iki kere geçtim. Çok yüksek maliyetlerden dolayı köprüden geçmiyoruz.”
“ZAMLARDAN SONRA FERİBOTA GEÇTİK”
“Çok yüksek paralar olduğu için mecburen feribotu kullanmak zorunda kalıyoruz. Bir saat de olsa artık geç geliyoruz. Ne yapacağımızı bilemediğimiz için feribotla devam. Osmangazi Köprüsü’ne ben çok kullanıyordum da artık feribota geçtik. Zamdan sonra dördüncü gidip gelişim. Normalde çok Bursa’ya gidip geliyorum, artık Yalova’dan devam. Her şeye zam geldiği için artık alıştık.”
“ARTIK GEMİLER DE YETİŞMİYOR”
“Köprülerdeki, otobanlardaki zamlardan dolayı zaten feribotlar şişmeye başladı. Artık gemiler de yetişmiyor. Burada bekliyoruz. Bu bir saat oluyor, iki saat oluyor. Feribotlar da artık sıkıntı yaşıyor. Artık sayısını mı çoğaltacaklar veya bu zamlara dur mu diyecekler bilemeyeceğiz.”
“HER GÜN ZAM GELİYOR ALIŞTIK ARTIK”
“Her gün zam geliyor. Alıştık artık. Hükümet yemeye içmeye devam ediyor, bizlere yükleniyor. Alıştık artık. Onlar rahat etsin biz çile çekmeye devam. Osmangazi Köprüsü çok pahalı. Gidiş-gelişi buradan daha pahalı. Bu şekilde daha uyguna geliyor. Biraz yoruluyoruz ama olsun.”