1- ASİTLİ ÜRÜNLERİN SIK TÜKETİLMESİ
Portakal ve limon gibi asidik özellikte olan meyvelerin ağız içerisinde bekletilerek tüketilmesi asidik içeceklerin sık tüketilmesi dişin koruyucu katmanı olan minenin aşınmasına neden olur ve dentin tübülleri açığa çıkar. Ayrıca yüzücülerde havuzlarda bulunan klora bağlı olarak mine kaybı, reflü, kronik yaygın kusma, alkolizm, peptik ülser, ilaçlara bağlı meydana gelen ağız kuruluğu, tükrüğün tamponlama kapasitesi, pH’ı ve akış hızı ağız içi ortamın asidik olmasına neden olarak mine kaybına yol açar. Dentin tübüllerinin bu şekilde açığa çıkması dentin hassasiyetinin artmasına sebebiyet verir.
2- DİŞ ETİ HASTALIKLARI
Diş eti hastalıklarına bağlı olarak meydana gelen diş eti çekilmesi kök yüzeylerinin açığa çıkmasına neden olur. Kök yüzeylerinin açığa çıkması ile birlikte dentün tübülleri dış uyaranlara açık hale gelerek diş hassasiyetinin artmasına neden oluyor. Diş eti çekilmeleri ve dentin yüzeyinin açığa çıkması yanlış fırçalama alışkanlıklarına bağlı olarak da meydana gelebiliyor. Uygun olmayan ve sert kıllara sahip diş fırçalarının kullanımı, dişlerin sert bir şekilde fırçalanması mine kaybına neden olarak dentin hassasiyetini tetikleyebiliyor. Ayrıca diş yüzeyi temizliği yapılan hastalarda geçici olarak dentin hassasiyeti meydana gelebiliyor.
3- BRUKSİZM
Bruksizm, hastaların gün içerisinde veya geceleri dişlerini sıkması ya da gıcırdatması ile karakterize olan bir durum. Bruksizme bağlı olarak dişlerde aşınmalar, çatlaklar meydana gelebilir ve bu durum dentin hassasiyetine sebep olabilir.
4- DİŞLERDE ÇÜRÜK VARLIĞI
Dişlerin yapısında meydana gelen çürüklerin ilerlemesi, dişin iç kısmında bulunan pulpa adı verilen damar ve sinirlerin olduğu bölgeyi etkileyerek hassasiyete neden olabiliyor.
5- BEYAZLATMA
Profesyonel olarak diş beyazlatma işlemi yapıldıktan sonra geçici olarak dentin hassasiyeti meydana gelebilir.